Batılı ideologlar açık yüreklilikle, önümüzdeki yıllarda Batı mede-niyetinin sonunun ne olacağını düşünüyorlar ve yazıyorlar. “Jeostra-tejik Oyuncular”ın bir gün gelip kendilerini tasfiye edebileceğini açıkça söylüyorlar. Bir gün gelecek Batının küresel üstünlüğü sona erecektir. Batılı ideologlar bunun farkındadır. Batının hegemonyasının sona erme ihtimali kendilerinin de kabul ettikleri bir şey. Ama erken, ama geç… Bir gün gelecek Batı’nın karşısına yeni “Jeostratejik Oyuncular” çıkacak ve artık Batı için geri sayım başlayacak. Bu kesin. Eğer Batıya karşı, yine Batılıların açıklıkla ifade ettikleri stratejileri düşünüp, anlayıp, uygulayıp başarılı olamıyorsak bu suç elbette ki bize ait olacaktır. Batılı düşünürler bunu da açıkça ilan ediyorlar. Eğer diyorlar, “Bizi yok etme planlarını yapamıyorsanız bu sizin suçunuz olacaktır”.
O halde, dünyamızda önümüzdeki dönemde “Jeostratejik Oyuncular” kimler olacak? Bu oyuncular nasıl ortaya çıkacak? Bu “Jeostratejik Oyuncular” ortaya çıkar ve Batı’nın hegemonyası sona ererse, yenidünya düzeninde yeni bir hegemonik güç ile mi karşı karşıya kalacağız? Oyun sahasından çekilecek Batının yerine kimler dünya düzenini sağlamaya aday? Veya bugünkü dünya düzeni değişirse yeni ortaya çıkacak düzen ne olacak! Yeni büyük gücün yeni dünya görüşü ne olacak? Yeni savaşlardan ve yeni karışıklıklardan sonra, yeniden, yüzyıllar sonra dünya insanlığı kendine yeni sistemler mi kuracak? Yeni imparatorluklar, yeni ulus devletler, yeni hegemonik güçler mi ortaya çıkacak! Batının şu an ulaştığı hegemonik düzenin kesinlikle yıkılacağını, hiçbir şeyin ebedi olmadığını artık kendileri de ifade ettiklerine göre, bugünkü düzenden sonra ortaya çıkacak yeni kaosu hangi Jeostratejik Oyuncular kontrol edecek?
Bugünkü emperyalist güçlerin yıkılmasından, emperyalist ittifakların dağılmasından sonra, bunların yerine dünya çapında benzer siyasi, askeri, ekonomik, teknolojik ve sosyokültürel üstünlüğü üstlenecek bir başka egemen gücün oluşumuna hangi yeni şartlar ve hangi ideolojik düşünceler yön verecek? Dünyada ortaya çıkması muhtemel bu yeni dönemin fikri alt yapısı oluşmuş mudur? Hangi kültür ve hangi kültürün aydını böyle bir yeni döneme hazırdır? Hangi milletin aydını kafa yapısını böyle bir yeni döneme adapte etmiştir? Hangi kültür ve medeniyet bu denli küresel bir koordinasyonu sağlayabilir, insanlığın mutluluğuna çözüm getirebilir? Kapitalizmin ve Komünizmin insanlığın problemlerine getirdiği çözümlerin nasıl çatır çatır iflas ettiğini bütün dünya gördü. Buna rağmen insanlık gerçek medeniyetin temellerinin neler olduğunu hala düşünmeyecek mi? Özellikle bizim aydınımızın, kendi kültür ve medeniyetimizin insanlığın bütün sorunlarına çözüm getirecek, eksiksiz, ilmi, insani boyutlarını yeniden yorumlayarak, düşünce boşalması yaşayan dünyaya bu yeni yorumları duyurması için gerekli bir çabası, bir hazırlığı var mı? Yada şöyle söyleyelim; Türk aydını böyle bir yeni döneme düşünce olarak hazır mıdır? Yoksa yeni bir ekol ortaya çıkaramayacak kadar yorgun mudur?
Ne olursa olsun, yeni başlayacak dönem bir “tercih” dönemi olacaktır. Kaos, insanları düşünmeye ve çözüm üretmeye sevk edecektir. Hegemonik güçlerin yıkılması ile ortaya çıkacak boşluk ve kargaşa ister istemez insanları çare aramaya yöneltecektir. Tam bu noktada Türk milletinin devlet kurma, tarih yazma tecrübesi devreye girecek ve kendi tarihi geri çekilişini durdurarak yeniden yükselmenin yollarını arayacaktır. Osmanlı Beyliği’nin yaptığı gibi, iç çekişmelere kulak asmayarak yönünü yine Batıya döndürecek, Batı ile hesaplaşırken güç toplayacak ve dünya insanlığına yeniden kurtuluş mesajları vermeye başlayacaktır.
Batının şimdilerde başlayan zaafları, aklını güvenlik kaygılarının bozduğu saplantıları, krizleri, yıkılma nöbetleri geçirdiğini kesin olarak kanıtlamaktadır. Bugüne kadar kafalarını Batının bu sakat düşünceleri ile dolduran kiralık kalemlerin, bir sürü zaafı bağrında taşıyan Türk milletinin idarecilerinin, bundan böyle yeni dünya düzenini sağlayacak şekilde kendilerini yenilemeleri gerekmektedir.
Dünyayı yeniden organize etmeye, çekip çevirmeye Türk milletinden başka aday yoktur.
Tarihe vaat ettiği randevuya gelmek için Türk milleti yeni bir fırsatı böylece yakalamıştır.
Dünya insanlığının Türk milletinin önderliğinde yaşayacağı “Yeni Saadet Çağı” kutlu olsun.
Mikdat Topçu
0 Yorumlar.