Tanrı Amerika’yı Korusun

Değerli Dostlar,

Yukarıdaki başlık rahmetli Durmuş Hocaoğlu’nun Yeniçağ Gazetesi’nde 14.11.2008 tarihinde yazdığı makalenin başlığıdır.

Diyor ki; “Millet olmanın asıl kıstası (ölçüsü) kazançlarda değil, kayıplarda ve fedakârlıklarda bir araya gelmektir ve henüz millî felaket yaşamamış olan Amerikan cemiyeti (toplumu) bugüne kadar böyle bir testten geçmediği için nasıl bir aksülamelde (tepkide) bulunacağı da meçhuldür.”

Değerli dostlar,

Amerika’nın bu kadar hoplayıp zıplamasına bakmayın. Devlet iradesinin “buraya kadar” demesi yeterlidir.

İsrail’in derin dostu olan Amerika’nın Türk milleti ile İslam alemi ile mütttefik olması mümkün değildir diye uzun uzun yazmıştık.

“İkili Anlaşma” lardan beri Amerika Türkiye’nin dostu imiş gibi davranıyor. Ama bütün iktidarları aldatmış bulunuyor. Halen iktidarda bulunan mevcut hükümetimizi de aldatmış bulunuyor.

Amerika’ya karşı tavır koymak şarttır. Bu demektir ki NATO’ya karşı da yeni tedbirler alınmalıdır.

Amerika daha yeni bir millettir. Tecrübesizdir. Henüz, bizim bildiğimiz manada, millet olma rüştünü ispat etmiş değildir. Henüz toplum olarak “millî felaket” yaşamamıştır

Rahmetli Durmuş Hocaoğlu’nun o güzel makalesinden ilgili kısmı sizinle paylaşacağım.

―Anî bir “tamam, buraya kadar” kararı, Amerika’nın dâhilî prestijini ve tesanütünü sarsacaktır muhakkak ki; Ģundan: Amerika, vakıa, “temel asabiye” olarak, Huntington’ın belirttiği gibi, Anglo-Sakson’dur ama topyekûn Amerikan milleti, John L. O’Sullivan’ın dediği gibi, “kökenlerini birçok diğer milletten almakta” olan ve henüz teĢekkül hâlinde bulunan bir cemaattir ve her üyesinin menĢe’ini bildiği bu cemaati asıl olarak ayakta tutan, O’nun kurulduğu tarihten bugüne değin hiç kaybetmeyen, hep kazanan, durmadan yükselen gücü, dünya üzerindeki itibarı, zenginliği ve bunların neticesi olan “Amerikan Rüyası”dır; böyle bir akıbet bu tatlı rüyayı bir kâbusa tahvil edebilir; çünkü daha evvelce de bahsettiğim gibi, “millet” olmanın asıl kıstası kazançlarda değil kayıplarda ve fedakârlıklarda bir araya gelmektir ve henüz bir millî felâket yaşamamış olan Amerikan cemiyeti bugüne kadar böyle bir testten geçmediği için nasıl bir aksülamelde bulunacağı da meçhuldür ki bu ise, O’nun da içinde “kader anının kendisine gelmesini bekleyen” başka milletlerin veya millet adaylarının “şimdi tam zamanı” diyebileceği bir çözülmenin tetikçisi de olabilir.”

Ne güzel yazmış değil mi?

 

Amerika’ya “buraya kadar” demenin zamanı çoktan geçmiştir. Amerika Türk milletinin, İslam  aleminin müttefiki olamaz. Gerekli bütün tedbirler alınmalı, bütün üsleri, bütün radar sistemleri, Türkiye’deki bütün askerî üniteleri kapatılmalıdır.

Bu tedbirler alındıktan sonra devletimizin asıl üstünde durması gereken Batı, Avrupa Batısıdır. Avrupa Batısı’na karşı gerekli bütün askerî, kültürel, ekonomik, toplumsal hazırlıklarımızı tamamlamalıyız. Asıl düşmanlık bize Avrupa Batısından gelecektir. Bu unutulmamalıdır. Sevr anlaşmasını, Reval Mülakatini unutmamalıyız.

Henüz millet olma rüştüne erememiş olan Amerika’ya karşı kısa ve uzun vadeli bütün tedbirler alınarak öncelikle devlet ve millet huzuru sağlanmalıdır.

Allah devletimize ve milletimize zeval vermesin.

Yorum Yap