İşte şimdi, Türklerin Anadolu’ya ayak bastıklarından beri ortada olmayan Rusya, zorla, Prut’ta imha etmediğimiz için, büyük bir devlet olarak ortaya çıkacak ve bugüne kadar makus talihimizde çok büyük rol oynayacaktı.
Bu 1769 ve 1770 savaşlarında, Rusların kalleşçe taktiklerle Türkiye’yi yenmesi, bundan sonraki yıllarda Türkiye’nin başına gelen bütün felaketlerin belki de başlangıcı olacak ve sonunda imzalanan Küçükkaynarca (1774) antlaşması Türk milletinin tarihinde imzaladığı en feci antlaşmalardan biri olacaktı. Çünkü; “harp hiledir” buyrulmuştu. Ama biz bu altın kuralı unutmuştuk.
Bu antlaşma ile;
-Karadeniz bir Türk gölü olmaktan çıkıyor, Rusya Karadeniz’de sahil ediniyordu.
-Kırım gibi, 1.5 milyon Türk’le meskun, 15 asırlık bir Türk ülkesinin geleceği, Rusya’ya bırakılıyordu.
-Ortodoksluk bahanesi ile Rusya’nın Türkiye’nin iç işlerine müdahale etmesine imkan veriliyordu.
-Aslında Türkiye, Lehistan için savaşa girmişti. Ama, Lehistan da elimizden gitmiş, bu ülkeye Rusya değil, Almanya hakim olmuştu.
Ve yüzyıllar sonra Süleyman Nazif şöyle diyecekti:
“Moskof’un sulhu aldatıcı, sükutu kudurgan, yardımı mihnet verir. Anadolu’nun herhangi bir köşesinde, herhangi bir hanüman gösterilemez ki, Moskof muharebelerinde bir evladını şehit vermemiş olsun. Ey Türk oğlu, kanma, aldanma!”.
0 Yorumlar.